YENİ DOBLO ALDIM SONUNDA
Mart 7, 2010"GEÇİŞ!" DÖNEMİ
Nisan 4, 2010
Yücel Erten‘in derleyip yönettiği bir Aziz Nesin eseri olan “Ne Dersin Azizim?” adlı tiyatro oyunu sergilenmeye başladığı Ocak 2009’dan bu yana ancak bugün izlemiş olmamın büyük kayıp olduğuna farkettim. Üzerinden o kadar zaman geçmesine rağmen bugün de tıklım tıklım dolu bir salon vardı Cennet Kültür Merkezi’nde. Burak Şentürk, Aylin Uzunlar, Atsız Karaduman, Hakan Vanlı, Ali İpin, Mahmut Gökgöz, Ozan Uçar ve Hülya Çelik’in oynadığı oyun gerçekten çok keyifliydi.
Uyuyan halkımıza göndermelerle dolu bir “Merhaba” girişinden sonra her tarafa göndermelerle dolu kah gülümseterek kah kahkaha attırarak kah düşündürerek devam etti. Eğitim sistemini eleştiren Hababam Sınıfı tarzı bir giriş ile başladı oyun. Büyük ikramiye kazanan adamın etrafındai insanlara paranoyak bakış açısını, onların ikramiye haberini duyar duymaz ne kadar değişik insanlar olduğuna inandırmasını anlatıyordu. İkramiyeyi kazanan adamın gelecek planları ise manidardı.
- Faize mi yatırsam?
- Gayrimenkul mu alsam?
- Gemicik mi alsam?
- Yumurta işine mi girsem?
- Bir partinin kanatları altında biraz masraf yapıp servetime servet mi katsam? Ayrıca altı boş sallama bilgilerle dolu kahve muhabbetlerini, borç batağındaki insanların birbirne bakış açısını özetleyen bir bölüm ile devam etti. O günden bugüne arka bahçesinde pek de gelişme olmayan gazeteciliğe/gazetelere giydirerek gülümsetti.
İkinci perde tren sahnesi ile başladı ki o sahnede oyuncuların hareket halindeki treni vücutlarıyla göstermelerini ve “ti tik tı tak, ti tik tı tak, ti tik tı tak” efektinin salonu kahkahalara boğmasını hiç unutmayacağım 🙂 - İkinci perdenin devamı daha siyasi olayların etrafındaydı. Sultan Palamut vardı her sivri olan şeyi töpülemeye çalışan ve sistemine karşı geleni sindirmek için çabalayan, günümüze çanak tutan bölümün sonunda sessiz kalan halka göndermeler vardı. Sonra 20 yıl devlet bünyesinde çalışmış 3 dönem belediye başkanlığı yapmış ama ne ilçeye ne de kendine 1 kuruş birikim yapamamış biri ile yazmayı bile bilmeyen dini bütün ama 3 – 5 yılda mülküne mülk katan adayın seçim heyecanı vardı. Esprili dille anlatılan gelişmeler sonunda her işi doğru söyleyen devlet adamının aşama kaydetmediği için diğer adayı umut görüp seçmelerini ve olayın özetini gördük: “Allah bize 2 el 1 ağız vermiş, yiyelim diye!”
- Övreka Devleti’nde ihtilali anlatan(!) sahne vardı ki göndermelerle dolu… Her komutana düşen müzik aletini anlatırken kanundan “adını anamadığımız” diye bahsetmesi ve ihtilal için U S A’dan izin alınması ve çok daha fazlası…
- Gerçek manada etkileyici bir performans ve sürükleyici bir oyun seyrettim, 3 saat gibi uzun bir sürenin çabucak geçtiğini anlamadım. Tek kelimeyle seyredilesi…
- Fotoğraflar fistikyesili.com’dan alınmıştır.
